Beslenme
alışkanlıklarımızın değiştiği dönemlerde özellikle mevsim
geçişlerinde, tatillerde vücutta kilo artışı gözlenebilir.
Değişen
hava sıcaklığı ile birlikte fizyolojik ve psikolojik olarak
metabolizmamızda bazı değişiklikler olur.
Fizyolojik
değişiklikler :
*Sıcaklıkların
düşmesi ve nemin azalması cildin kurumasına sebep olur.
*Terleme
azalır, metabolizma hızı düşer. Metabolizma daha yavaş
çalıştığı için daha önceki beslenme alışkanlıklarınızı
sürdürseniz bile kilo alabilirsiniz.
*Vücut
soğuk havalarda üşümemek ve hastalıklara karşı kendini korumak
için enerji harcamasını azaltır, yağ dokusunu korumayı ve vücut
deri altı yağ dokusunu kalınlaştırmak ister. Bu nedenle iştahta
bir artış gözlenir.
*İştahta
artış olduğunda genellikle daha yağlı ve şekerli besinlere
eğilim artar.
*
Kışın soğuk havadan dolayı kapalı mekanlarda evde, sinemada
geçirilen zamanın artmasıyla hem abur cubur tüketiminin artması,
hem de hareketin azalmasıyla kiloda da artış olur.
Psikolojik değişiklikler:
Havaların
soğuk olması,güneşin yerine yağmur ve kar'ın alması,
gündüzlerin kısa; gecelerin uzun olması, sabah güneş doğmadan
karanlıkta evden çıkmak yine akşam güneş battıktan sonra
karanlıkta eve gitmek psikolojik olarak daha mutsuz, halsiz ve genel
anlamda isteksiz olmaya sebep olur.
Mutsuzluk
sonucu aşırı yeme atakları, çikolata ve tatlıya eğilim
artabilir.
Metabolizma kilo alma eğilimindeyken biz bunu nasıl durdurabiliriz?
Her
dönemde olması gerektiği gibi yeterli ve dengeli beslenmeli. :
Anne karnında başlayan beslenme serüvenimiz ömür boyu devam eden
bir süreç. Bu süreçte amaç karın doyurmak değil, vücudun
büyümesi, yenilenmesi ve çalışması için gerekli olan enerji ve
besin öğelerinin her birinin yeterli miktarda alınmasına özen
göstermektir.
4
besin grubumuzdan yani süt ve türevleri, et-yumurta kuru baklagil
grubu, ekmek ve tahıl grubu, sebze ve meyve grubundan günlük
ihtiyaca göre çeşitlilik sağlanmalı.
Tek
yönlü beslenmeden uzak durulmalıdır.
Mutlaka kahvaltı yapmalı :
İyi bir kahvaltıyla güne başlamak metabolizma hızınızın yavaşlamasını engelleyeceği için, hem kilo kontrolünde yardımcı olacak, hem de soğuk havalarda direncinizi koruyacak.Ayak üstü atıştırmalıklardan uzak durmalı: Sindirim sistemini olumsuz etkilediği için ayakta yemek yerine sofrada oturarak ve belirli bir sürede yemek yiyerek beden ve ruh sağlığınızı dengede tutabilirsiniz.
Sıvı tüketimi:
Terlemenin azalmasıyla su içmek ihmal edilebiliyor. Halbuki metabolik faaliyetler devam ettiği için ve hissedilmese bile vücutta su kaybı olduğundan, yazın olduğu gibi kışın da suya ihtiyaç var. Vücut ısısını dengede tutabilmek için bol sıvı alımı gerekmektedir. Yeterli sıvı alımı vücutta oluşan toksinlerin atılması, metabolizma dengesinin sağlanmasında da önemli.Kışın sıcak içeceklere rağbet arttığı için çay kahve yerine C vitamin içeriği yüksek kuşburnu, akşamları rahat bir uyku ve sindireme yardımcı olan rezene tercih edilebilir. Günlük 8-10 su bardak su, bitki çaylarını da 2 şer bardaktan fazla olmayacak şekilde tüketilebilir.